Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir

“Göç ve mültecilik dünyanın ortak sorunudur”

SİYASET 26.10.2018 - 19:47, Güncelleme: 26.11.2022 - 01:09 1591+ kez okundu.
 

“Göç ve mültecilik dünyanın ortak sorunudur”

Kartepe Zirvesi 2018’de göç ve mülteciliğin tüm dünyanın ortak sorunu olduğu vurgulandı

Kartepe Zirvesi 2018’de göç ve mülteciliğin tüm dünyanın ortak sorunu olduğu vurgulandı Göç, Mültecilik ve İnsanlık” temasıyla düzenlenen Kartepe Zirvesi’nin açılış özel oturumu Prof. Dr. İlter Turan’ın moderatörlüğünde, BM Türkiye Mukim Koordinatörü Vojckova Sollorano, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Katharina Lumpp, Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas ve Antalya Milletvekili Atay Uslu’nun katılımı ile yapıldı. Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas, “Göçe neden olan sebepleri ortadan kaldırmazsak göçü bitiremeyiz. İnsanlar olarak, küresel düzeyde kendi insanlığımızı test ediyoruz. Karşılıklı olarak iş birliği yapmak zorundayız” ifadelerini kullandı. “TÜRKİYE EN BÜYÜK GÖÇMEN BARINDIRAN ÜLKE” Zirvede bulunmaktan onur duyduğunu belirterek sözlerine başlayan Katharina Lumpp, “Şu anda dünyada eşi görülmemiş bir süreç geçiriyoruz. 68 milyon kişi yerinden edildi. Bunların 25 milyonu sığınmacı olarak adlandırılıyor. Bunların arasında Suriye sorunu ve orada yaşanmakta olan kriz, en önemli zorluklarla karşımıza çıkıyor. Sığınmacı ve göçmen birbirinden farklı terimlerdir. Öncelikle bunun ayrımı yapılmalıdır. Sığınmacıları mültecilerden ayıran en önemli nokta yeni arayış için başka ülkeye gelen kişiler değildir. Canlarını kurtarmak için başka ülkeye giden kişilerdir. Düzenli ve güvenli göçün sağlanması açısından uluslararası yasalar oluşturmak gerekiyor. Sığınmacılara ev sahipliği yapan ülkelerin üzerindeki baskıyı azaltmak istiyoruz. Sığınma kamplarına kapanmaları yerine, gittikleri ülkede hayatlarını devam etmelerinin alt yapısını yapmak gerekiyor. Türkiye en büyük göçmen barındıran ülke. Türkiye’nin mültecilere yaptığı ev sahipliği için şükranlarımı sunuyorum” dedi. “TÜRKİYE’NİN CÖMERTLİĞİ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUZ” BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Katharina Lumpp, “Türkiye’nin cömertliği için teşekkür ediyoruz. Sığınmacılar konusunda diğer ülkeler de Türkiye’yi destekliyor. Mülteciler savaştan kaçarak başka ülkelere sığınabiliyorlar. Savaş olan ülkelerden Türkiye’ye sığınmış olan başka ülke vatandaşları var. Mülteciler için başka bir ülkeye girmeye izin vermek yetmiyor. Aynı zamanda o ülkeden çıkışına ve başka ülkeye geçişine de izin vermek gerekiyor. Ülkelerin hükümetleri bu durumu kontrol altına alması gerekiyor. Çok sayıda göçmen başka ülkeden gelebildiği gibi, aynı ülke içinde de göç mümkün olabiliyor. Tüm bu konular için uluslararası düzlemle çalışmalar yapılmalıdır” ifadesini kullandı. “ZORUNLU GÖÇÜN NEDENLERİ ORTADAN KALDIRILMALI” Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas açılış özel oturumunda yaptığı konuşmaya 2011 yılında 1 milyon insanın Türkiye üzerinden Yunanistan’a geçtiğini belirterek başladı. Vitsas sözlerine söyle devam etti: “Biz o zaman mülteci ve göçmen konusunu özellikle ele aldık. Göç konusunu krizle birlikte kullanmak doğru değil. Mültecilerin ortaya çıkmasına neden olan sebepler ortadan kalmadığı için göç devam ediyor. Göçe neden olan sebepleri ortadan kaldırmazsak göçü bitiremeyiz. İnsanlar olarak, küresel düzeyde kendi insanlığımızı test ediyoruz. Karşılıklı olarak iş birliği yapmak zorundayız. Göç ve mülteci sorununun ortaya çıkaran sebeplerle nasıl savaşabiliriz. Onu konuşmalıyız. Fakir insanların kendi ülkelerinde yaşamlarını devam ettirmeleri için nasıl önlemler almalıyız. Türkiye’yi dikkate almadan mülteci sorununa çözük bulmak mümkün değil. AB diğer konularda olduğu gibi, sorumluluklar anlamında da birlikte olmak zorundadır. Eğer yasal göçü sağlayamazsak, bu insanların hayatını tehlikeye atarak göç etmelerini engelleyemeyeceğiz. AB ile Türkiye arasındaki işbirliğini güçlendirmeliyiz. Türkiye göçmenler konusunda desteklenmelidir” dedi. “HEPİMİZ HER AN SIĞINMACI OLABİLİRİZ”  Açılış özel oturumunda konuşma gerçekleştiren Antalya Milletvekili Atay Uslu, “Ben de bir göçmen çocuğu olarak söylüyorum ki; hepimiz her an sığınmacı olabiliriz. Birbirimizle çatışmak için harcadığımız zamanı sorunları çözmeye ayırsak daha başarılı olabiliriz. İnsanlar, ekonomik olarak daha iyi olan ülkelere göç etmek zorunda kalıyor. Bu sorununun çözümünün savaş olan ülkelerdeki ortamı düzelmek olduğunu düşünüyorum. Göç ve mülteci sorunlarının sadece bazı ülkelerin sorunu olarak görmememiz gerek. Bu evrensel bir sorundur. O yüzden göç alan ülkelerin ortak bir çalışma yapması gerekiyor. Kartepe Zirvesi’ne taşınan göç ve mülteci konusu da umarım bu çalışmaların ilerlemesinde önemli rol oynar” ifadelerini kullandı.  
Kartepe Zirvesi 2018’de göç ve mülteciliğin tüm dünyanın ortak sorunu olduğu vurgulandı

Kartepe Zirvesi 2018’de göç ve mülteciliğin tüm dünyanın ortak sorunu olduğu vurgulandı

Göç, Mültecilik ve İnsanlık” temasıyla düzenlenen Kartepe Zirvesi’nin açılış özel oturumu Prof. Dr. İlter Turan’ın moderatörlüğünde, BM Türkiye Mukim Koordinatörü Vojckova Sollorano, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Katharina Lumpp, Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas ve Antalya Milletvekili Atay Uslu’nun katılımı ile yapıldı. Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas, “Göçe neden olan sebepleri ortadan kaldırmazsak göçü bitiremeyiz. İnsanlar olarak, küresel düzeyde kendi insanlığımızı test ediyoruz. Karşılıklı olarak iş birliği yapmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE EN BÜYÜK GÖÇMEN BARINDIRAN ÜLKE”

Zirvede bulunmaktan onur duyduğunu belirterek sözlerine başlayan Katharina Lumpp, “Şu anda dünyada eşi görülmemiş bir süreç geçiriyoruz. 68 milyon kişi yerinden edildi. Bunların 25 milyonu sığınmacı olarak adlandırılıyor. Bunların arasında Suriye sorunu ve orada yaşanmakta olan kriz, en önemli zorluklarla karşımıza çıkıyor. Sığınmacı ve göçmen birbirinden farklı terimlerdir. Öncelikle bunun ayrımı yapılmalıdır. Sığınmacıları mültecilerden ayıran en önemli nokta yeni arayış için başka ülkeye gelen kişiler değildir. Canlarını kurtarmak için başka ülkeye giden kişilerdir. Düzenli ve güvenli göçün sağlanması açısından uluslararası yasalar oluşturmak gerekiyor. Sığınmacılara ev sahipliği yapan ülkelerin üzerindeki baskıyı azaltmak istiyoruz. Sığınma kamplarına kapanmaları yerine, gittikleri ülkede hayatlarını devam etmelerinin alt yapısını yapmak gerekiyor. Türkiye en büyük göçmen barındıran ülke. Türkiye’nin mültecilere yaptığı ev sahipliği için şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“TÜRKİYE’NİN CÖMERTLİĞİ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUZ”

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden Katharina Lumpp, “Türkiye’nin cömertliği için teşekkür ediyoruz. Sığınmacılar konusunda diğer ülkeler de Türkiye’yi destekliyor. Mülteciler savaştan kaçarak başka ülkelere sığınabiliyorlar. Savaş olan ülkelerden Türkiye’ye sığınmış olan başka ülke vatandaşları var. Mülteciler için başka bir ülkeye girmeye izin vermek yetmiyor. Aynı zamanda o ülkeden çıkışına ve başka ülkeye geçişine de izin vermek gerekiyor. Ülkelerin hükümetleri bu durumu kontrol altına alması gerekiyor. Çok sayıda göçmen başka ülkeden gelebildiği gibi, aynı ülke içinde de göç mümkün olabiliyor. Tüm bu konular için uluslararası düzlemle çalışmalar yapılmalıdır” ifadesini kullandı.

“ZORUNLU GÖÇÜN NEDENLERİ ORTADAN KALDIRILMALI”

Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitros Vitsas açılış özel oturumunda yaptığı konuşmaya 2011 yılında 1 milyon insanın Türkiye üzerinden Yunanistan’a geçtiğini belirterek başladı. Vitsas sözlerine söyle devam etti: “Biz o zaman mülteci ve göçmen konusunu özellikle ele aldık. Göç konusunu krizle birlikte kullanmak doğru değil. Mültecilerin ortaya çıkmasına neden olan sebepler ortadan kalmadığı için göç devam ediyor. Göçe neden olan sebepleri ortadan kaldırmazsak göçü bitiremeyiz. İnsanlar olarak, küresel düzeyde kendi insanlığımızı test ediyoruz. Karşılıklı olarak iş birliği yapmak zorundayız. Göç ve mülteci sorununun ortaya çıkaran sebeplerle nasıl savaşabiliriz. Onu konuşmalıyız. Fakir insanların kendi ülkelerinde yaşamlarını devam ettirmeleri için nasıl önlemler almalıyız. Türkiye’yi dikkate almadan mülteci sorununa çözük bulmak mümkün değil. AB diğer konularda olduğu gibi, sorumluluklar anlamında da birlikte olmak zorundadır. Eğer yasal göçü sağlayamazsak, bu insanların hayatını tehlikeye atarak göç etmelerini engelleyemeyeceğiz. AB ile Türkiye arasındaki işbirliğini güçlendirmeliyiz. Türkiye göçmenler konusunda desteklenmelidir” dedi.

“HEPİMİZ HER AN SIĞINMACI OLABİLİRİZ”

 Açılış özel oturumunda konuşma gerçekleştiren Antalya Milletvekili Atay Uslu, “Ben de bir göçmen çocuğu olarak söylüyorum ki; hepimiz her an sığınmacı olabiliriz. Birbirimizle çatışmak için harcadığımız zamanı sorunları çözmeye ayırsak daha başarılı olabiliriz. İnsanlar, ekonomik olarak daha iyi olan ülkelere göç etmek zorunda kalıyor. Bu sorununun çözümünün savaş olan ülkelerdeki ortamı düzelmek olduğunu düşünüyorum. Göç ve mülteci sorunlarının sadece bazı ülkelerin sorunu olarak görmememiz gerek. Bu evrensel bir sorundur. O yüzden göç alan ülkelerin ortak bir çalışma yapması gerekiyor. Kartepe Zirvesi’ne taşınan göç ve mülteci konusu da umarım bu çalışmaların ilerlemesinde önemli rol oynar” ifadelerini kullandı.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve korfezmanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.