Sıklıkla sorduğum sorulardır bunlar.
Hayatlarımızda, ülkemizde, dünyada pek çok şey değişime uğrarken, yenilenip akıp giderken bu sorular hiç değişmedi?
Bu soruların cevabına ilişkin olarak bazı minicik, küçücük, nokta kadar düzenlemeler yapılsa da bu düzenlemelerin yeterli derecede hayatta yer bulmaması, soru cevaplarının da kağıt üstünde kalmasına sebep oldu!
Neden bahsettiğimi, zamanla insanlar değişse bile bu soruların neden hiç değişmediğini hemen söyleyeyim.
Yaşadığım, dahası ikamet ettiğim site, bölgenin nezih sitelerinden.
Yooo, bunu övünç meselesi yapmak için söylemiyorum! Bunu, mensubu olduğum sitenin engelli vatandaşlara verdiği önemin ve kıymetin bahsini açmak için söylüyorum.
Yiğidin hakkını yememek lazım!
Sitede hatırı sayılır oranda engelli vatandaşımız oturuyor. Sitenin sosyal alanına ve tesislerine adım attığınızda bunu rahatlıkla görebilir ve anlayabilirsiniz.
Onların özgürce ve tüm konforları düşünülerek dizayn edilmiş her yer...
Kapalı otoparkın içindeki "burası engelli vatandaşlara aittir" işaretinden ibaret değil onlara verilen değer ve yaşamlarını kolaylaştırmak için yapılanlar...
Apartman girişlerinde, kameriye girişlerinde, havuz, market vs. Sizin anlayacağınız sitenin tüm sosyal alanları, bu konu öncelikli olarak düşünülerek tasarlanmış.
Engelli komşularımızın tıpkı benim gibi havanın sıcağından faydalanarak kendilerini açık alandaki sosyal tesislere atmaları sonucunda, onların rahatlığını görünce yine tebessüm ettim. Onlar adına mutlu oldum.
Benim gibi ve benimle eşit haklara sahip olarak onların da özgürce hareket etmeleri beni mutlu etti.
Daha sonra bazı işlerim için site dışına çıktım...O gün ve sonraki birkaç gün...
Site içinde gördüğüm engelli rahatlığını görmek ne mümkün dışarıda!
Kaldırımların engellilere ayrılan bölümlerinin önüne araçlar park etmiş...Yol kapanmış. Sizin anlayacağınız çıkamıyorlar kaldırıma. Caddeden gidemiyorlar. Çünkü yoğun bir trafik var...
Onlara ayrılan bölümü düşüncesizce kapatan, bedeni sağlam ama aklı kıt vatandaşlar muhtemelen engelliler için yapılan o yokuşların pek çoğunun yanında "yasaktır" tabelası olmadığı için kendinde bu hakkı görüyorlar!
Öyle ya; biz "ceza var! yasak var!..." denmeden bize, eğriyi doğruyu ayırt edemeyen bir milletiz!
İlla ki birilerinin bize bunu demesi lazım!
O gün gördüğüm bir engelli vatandaşı tekerlekli sandalyesiyle bir kaldırıma çıkartmaya çalıştıysam da benim gücüm de buna yetmedi maalesef! Yardım etmeleri için sağa sola bakındığımda yoldan geçen herkesin başlarını çevirdiklerini gördüm.
Bu hafta yaşadığım örnek sadece bu olmamakla birlikte, sanırım bu bile yeterli olur, ne demek istediğimi vurgulamakta.
Ve şimdi yazı başlığıma dönerek sizlere sormak istiyorum;
Engel miyiz?
Engelli miyiz?
Biz mi onlara engeliz yoksa birileri engelli vatandaşlarımıza yardım etmemiz için bize mi engel koyuyor?
Yüreklerinizdeki engelin kalkması dileğimle.
Esen kalın.